"Bütün Yahoo ulusu içinde, yalnızca büyücüler gerçekten ilgimi uyandırdı. Halk onlara, karıncaya veya kaplumbağaya veya arzu ettikleri varlığa dünüşme yetkisini mal eder; kuşku duyduğumu fark eden biri bana bir karınca yuvası gösterdi, sanki bu kanıtmış gibi. Yahoolar bellekten yoksundur veya yok gibi bir şeydir; leopar akınlarının neden olduğu yıkımları anlatırlar, ama kendilerinin mi, yoksa atalarının mı gördüğünü, hatta bir düş mü olduğunu bilmezler. Büyücülerin ise bellekleri vardır, ama zayıftır; sabah veya önceki geceki olayları günün akşamında anımsayabilirler. Geleceği kestirme yetenekleri de vardır; örneğin, sakin bir güvenle bildirirler: Bir sinek ensemi sıyırıp geçecek veya çok geçmeden bir kuşun ötüşünü duyacağız. Yüzlerce kez, bu ilginç yeteneğin tanığı oldum. Bu konuya çok kafa yordum. Geçmiş, şimdi ve geleceğin en ince ayrıntısına kadar, Tanrı'nın kehanet gibi belleğinde ve O'nun sonsuzluğunda var olduğunu biliyoruz; garip olan, insanların bilgisizce geriye bakıyor olabilmelerine karşın, ileriye dönme hakkını elde edememeleridir. Daha dört yaşındayken, Norveç'ten gelen yüksek bordalı yelkenli gemiyi gördüğümün berrak bir anısını saklıyorsam, olmaya hazırlanan bir şeyi birinin önceden kestirmeye yetenekli olmasına neden şaşırmalı? Felsefi açıdan bakılırsa, bellek, geleceğin kahinliğinden daha küçük bir mucize değildir; yarınki gün bize, hala anımsadığımız, İbranilerin Kızıl Denizi aşmasından daha yakındır."
Jorge Luis Borges