"Bu da yetmezmiş gibi Şloimele, Lise'ye kötü ruhların sahip olduğu güçleri anlatmaya başlamıştı; bunlar sadece şeytanlar, hayaletler, iblisler, cinler, ifritler ve harpiler değildi, ayrıca mesela Nogah gibi, üst dünyalarda da kutsallıkla murdarlık karışımı bir şekilde hüküm sürüyolardı. Şeytanın azatlık dünyasıyla bağlantılı olduğunu kanıtlayan deliller öne sürmüştü; Şloimele'nin sözlerine bakılacak olsa, Şeytan'la Tanrı'nin iki eşit kuvvet olduğu, sürekli mücadele ettiği ama birbirini yemediği zannedilebilirdi. Bir başka iddiası da günah diye bir şeyin olmadığıydı. çünkü günah da iyilik gibi büyük ya da küçük olabilir, yüceltilirse muazzam irtifa kaydedebilirdi. Bir insanın şevkle günah işlemesinin, heyecansızca iyilik yapmasına tercih edilmesi gerektiğine ikna etmişti Lise'yi' evetle hayır, karanlıkla ışık, sağla sol, Cennet'le Cehennem, kutsallıkla rezillik hep ilahi gücün suretleriydi, insan ne kadar çukura gömülürse gömülsün Yüce Tanrı'nın gölgesinde kalırdı, çünkü onun ışığından başka şey yoktu. Bütün bu bilgileri öyle bir hitabetle süslüyor, tezlerini öyle çok örnekle güçlendiriyordu ki, onu dinlemek bir zevkti.
[...]
Lise söz verince anlatmaya başladı: "Seninle arabacının dünyaya ilk gelişi değil bu, ikiniz de ortak tinsel kaynaktan geliyorsunuz. Sen ilk dünyaya geldiğin de Şunammite Abeişsag'dı, o da Hagit'in oğlu Adoniyah'tı. Seni arzuladığı için Batşeba'yı Kral Süleyman'a göndermiş, karşılığında eş olarak seni istemiştiama kanuna göre sen Davud'un dulu olduğun için, bu isteği ölümle cezalandırıldı; sunağın boynuzları da onu koruyamadı, başka bir yere götürülüp öldürüldü. Ama şeriat sadece beden için geçerlidir, ruh için değil. Bu yüzden de bir ruh bir diğerini arzuladığında, ilahi adelet bu arzu tatmin edilmeden huzura kavuşturmaz onları. Bütün tutkular gerçekleşmeden Mesih'in gelmeyeceği yazılıdır kitapta, bu yüzden de Mesih gelmeden önceki nesiller tam bir sefahat içinde olacaktır! Bir ruh arzusunu bir varoluşta yerine getiremezse, tekrar tekrar dünyaya gelir, tıpkı sizin ikinizde olduğu gibi. Neredeyse üç bin yıldır ruhlarınız çırılçıplak dolaşıyor ve çıktıkları azatlık dünyasına dönemiyor. Şeytan'ın güçleri buluşmanıza izin vermedi, çünkü o zaman kurtuluşa erecektiniz. Öyle ayarladılar ki, o prensken sen cariyeydin, sen prensesken o köleydi. Ayrıca aranıza okyanuslar da girdi. O sana doğru yelken açtığında İblis bir fırtına çıkarıp gemisini batırdı. Başka engeller de çıktı, sen derin bir kedere kapıldın. Artık ikiniz de aynı evdesiniz ama o imansız olduğundan sen ondan uzak duruyorsun. Aslında gövdelerinizde kutsal ruhlar var, karanikta haykırıyor, birleşmek için can atıyorlar. Sen de evli bir kadınsın, çünkü ancak zina ile sağlanabilecek bir temizlenme var. Yakup'un iki kız kardeşi ile eşleşmesi, Yehuda'nın gelini Tamar'la yatması, Reuben'in kendi babasının odalığı olan Bilha'nın yatağına tecavüz etmesi, Hoşea'nın bir genelev kadınıyla evlenmesi hep bu yüzdendi."
Kreşev'in Mahvı, Toplu Öyküler I: Son İblis, Isaac Bashevis Singer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder